Sürdürülebilirlik İçin Yapay Zeka Çözümleri
E-Bülten Üyeliği
Sürdürülebilir turizm ve Sentrum projesi hakkında son bilgileri öğrenmek için sen de e-posta adresinle kayıt ol, sana bilgiler ve öneriler gönderelim.Sürdürülebilirlik İçin Yapay Zeka Çözümleri
Yapay zeka uygulamaları hızla hayatımıza dahil olmaya başladı bile. Sürdürülebilirlik konusunda yapay zekanın potansiyeli, gezegenimizin karşı karşıya olduğu çevresel sorunlara yenilikçi çözümler sunma noktasında büyük bir umut vaat ediyor. Enerji tüketiminden su yönetimine, doğal kaynakların korunmasından atık azaltma stratejilerine kadar yapay zeka, sürdürülebilir bir gelecek için zemin hazırlamada kritik bir rol oynamaya başladı.
Peki yapay zekanın ekonomik büyümeye ve 2030 yılına hedeflenen küresel emisyonları azaltmaya faydaları neler olabilir? Bu yazımızda yapay zekanın sürdürülebilir bir gelecek için neler vaat ettiğini konu aldık.
Yapay Zeka ve Sürdürülebilirlik
Yapay zekanın analiz kapasitesi, iklim değişikliğiyle mücadelenin merkezinde yer almasına sebep oluyor. Yapay zeka sayesinde, çevre üzerindeki etkimizi daha iyi anlıyoruz ve daha bilinçli kararlar alabiliyoruz. Günümüzde yapay zeka, işletme ve kurumlarda israfı önlemek ve hangi ürünlerin daha fazla karbon salımı yaptığını belirlemekte kullanılıyor. Yapay zeka teknolojileri; enerji, su ve malzeme gibi kaynakların kullanımını optimize etmeye yardımcı oluyor. Ayrıca, yeşil bina tasarımı, hassas tarım, hava kirliliği ve iklim öngörüleri gibi konularda artık yapay zekadan faydalanılıyor.
Yapay zeka, kaynakların verimli kullanımını sağlayan akıllı şehirlerin ve döngüsel ekonomilerin yaratılmasını kolaylaştırma potansiyeline sahiptir. Ayrıca yapay zeka, tamamı iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve ekolojik sağlığı iyileştirmek için gerekli olan, yüksek oranda yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğini içeren düşük karbonlu enerji sistemlerinin geliştirilmesine yardımcı olacak.
Dahası yapay zeka, daha nitelikli meslekler sunarak küresel ekonomi genelinde 38,2 milyon net yeni iş yaratabilir. PwC UK tarafından yapılan bir araştırmaya göre, tarım, su, enerji ve ulaşım olmak üzere dört sektörde çevre yönetimi için yapay zeka uygulamaları kullanılması halinde, 2030 yılında küresel ekonomiye 5,2 trilyon ABD doları katkı sağlanabilir. Ayrıca yapay zeka uygulanmaları, küresel sera gazı (GHG) emisyonlarını 2030 yılında %4 oranında azaltabilir; bu Avustralya, Kanada ve Japonya'nın 2030 yıllık emisyonlarının toplamına eşittir.
Yapay Zeka İklim Krizini Önlemek İçin Nasıl Kullanılabilir?
Yapay zeka, çok çeşitli sektörlerde, iklim değişikliğinin yönetilmesine katkıda bulunmak için kullanılabilir. Peki yapay zekadan yararlanabileceğimiz alanlar neler? Yapay zeka destekli temiz enerji şebekeleri, hassas tarım, sürdürülebilir tedarik zincirleri, çevresel izleme ve uygulama, gelişmiş hava durumu, afet tahmini ve afet yönetimi gibi birçok alanda yapay zeka gelecek vaat ediyor.
Yapay zeka teknolojilerinin iklim değişikliğine uyum çalışmalarında önemli bir rol oynayacağı neredeyse kesinleşti denebilir. İklim değişikliği dünya genelinde ekonomik, sosyal ve çevresel sistemleri etkiliyor. Örneğin Avrupa şehirleri daha sıcak, daha kuru ve daha yağışlı iklimlerle karşı karşıya kalıyor. Seller, fırtınalar ve sıcak hava dalgaları gibi aşırı hava olayları ve doğal afetlerin Avrupa genelinde 85.000 ila 145.000 insanın ölümüne neden olabileceği öngörülüyor. Bu çerçevede, iklimin Avrupa kıtasındaki etkilerinin hafifletmesine ve iklim değişikliğinin etkilerine uyum konusunda yardımcı olmak için yapay zeka teknolojileri önemli rol oynayacak gibi görünüyor.
Yapay Zeka Teknolojilerinin Karanlık Yüzü
Ancak bu noktada bir ikilem söz konusu; yapay zeka sistemleri çok fazla enerji tüketme eğilimindeler. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, 2027’e dek yapay zeka endüstrisinin Hollanda büyüklüğünde enerji kullanabileceğini açığa çıkardı.
Bu durum, yapay zekanın çevresel faydalarını gölgeleyebilecek bir sorun olarak öne çıkıyor. Yapay zekanın sürdürülebilirlik üzerindeki olumlu etkilerini tehdit eden ciddi bir çevresel maliyeti işaret ediyor. Dolayısıyla, yapay zeka teknolojilerinin sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu bir şekilde geliştirilmesi ve uygulanması, enerji tüketimi sorununu azaltmaya yönelik stratejilerin geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu bağlamda, enerji verimliliğini artırıcı yenilikler ve daha yeşil enerji kaynaklarına yönelik yatırımlar, yapay zeka endüstrisinin sürdürülebilir bir şekilde büyümesi için kritik öneme sahip.
Acil Durum Yönetimi ve Yapay Zeka
Yapay zeka teknolojileri, afet önleme ve hazırlıklı olmayı desteklemek amacıyla daha iyi doğal afet yönetimi için de kullanılabilir. TEMA Projesi, yani "Acil Durum Yönetimi için Güvenilir ve Son Derece Hassas Haritalama ve Tahmin" projesi, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmek ve bunlarla mücadele etmek için yapay zekayı kullanan Avrupa destekli birçok projeden biridir.
Yapay zeka, iklim değişikliğinin etkilerini değerlendirmek, tahmin etmek ve hafifletmek için büyük bir potansiyele sahip. Yapay zeka kullanımının küresel sürdürülebilirliğe nasıl dahil edileceğini ve TEMA Projesin yapay zeka potansiyelini kullanma girişimlerini aşağıda bulabilirsiniz.
• Ham verilerin eyleme geçirilebilir bilgilere dönüştürülmesi;
• Karmaşık sistemlerin optimizasyonu;
• Tahminlerin iyileştirilmesi;
• Bilimsel modelleme ve keşiflerin hızlandırılması.
Yeşil Gündemde Yapay Zeka
Sürdürülebilirlik için yapay zekanın önemi göz önüne alındığında, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA) bakmalıyız. SKA; 2015 yılında tanımlanmış olan 17 amaç ve 169 hedefi kapsamaktadır. Yapay zeka, 2030 yılını hedefleyen SKA'daki tüm hedefler için bir kolaylaştırıcı görevi görebilir.
Yapay zeka, nüfus için gıda, su, sağlık ve enerji hizmetlerinin tedarikini organize etmekte, kaynakların verimli kullanımını sağlamakta, akıllı şehirler yaratmakta ve döngüsel ekonominin benimsenmesinde baş rol olmaya aday.
Yapay Zeka üretkenliği artırarak, eşitsizliklerin kaynağını belirleyerek ve insan davranışlarını tahmin ederek toplumsal iyileştirme modelleri hazırlayabilir. Dahası yapay zeka, çevrenin korunması için veri tabanlarının analiz edebilir, çölleşmeyi önlemek ve yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğini entegre ederek düşük karbonlu enerji sistemlerini desteklemek için büyük miktarda uydu görüntüsünü işleyebilir. Yapay zeka tabanlı teknolojiler, iklim eylemine ilişkin SKA 13, su altındaki yaşama ilişkin SKA 14 ve karadaki yaşama ilişkin SKA 15'e fayda sağlayacak birçok çalışma modeli geliştirebilir.
Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda Yapay Zeka
Avrupa Yeşil Mutabakatı, tüm kıta için adalet ve refahın artması, rekabetçi ve sürdürülebilir bir ekonomiyi teşvik etmek için hazırlandı. Yapay zeka, bu anlamda Avrupa stratejilerine katkıda bulunma potansiyeline sahip. Nasıl mı?
1- Bilimsel bilgi, çevresel zorlukların üstesinden gelmek için yapay zeka sistemleri büyük verilerin verimli ve zamanında izlenmesini sağlayabilir.
2- Yapay zeka, finansman kararlarını sürdürülebilir kalkınma ile uyumlu hale getirerek sorumlu iş davranışlarını teşvik eden programlar oluşturabilir. Kaynak kullanımı, enerji verimliliğini artırma, otomasyon, veri entegrasyonu gibi konularda fayda sağlayabilir.
3- Yapay zeka, nihai tüketicilere bilgi sağlayarak üretim süreci hakkında farkındalığı artırabilir. Böylece tüketicileri daha sürdürülebilir bir tüketime yönlendirebilir.
4- Yapay zeka, AB çevre hukukunun uygulanmasını ve yürütülmesini güçlendirebilir.
İş Gününün Geleceği ve Yapay Zeka
Dünya çapında kurum ve işletmelerin önümüzdeki yıllarda karşılaşacakları en büyük zorluk çevresel sürdürülebilirlik ile uyumlanmak. Liderlerin, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmaktaki en büyük sıkıntı noktaları şunlar olarak belirtiliyor:
1- Manuel verileri yönetmekte zorlanma,
2- Net olmayan yatırım getirisi ve ekonomik faydalar,
3- Verilerden elde edilen içgörü eksikliği ve mevzuat engelleri.
Yakın gelecekte sürdürülebilirlik ve kârlılık el ele yürüyebilir. Dengeli bir sürdürülebilirlik/karlılık yol haritası oluşturmak, yapay zeka teknolojileri sayesinde mümkün. İleri görüşlü kuruluşlar ve CEO’lar, sürdürülebilirliği işlerini ileriye götürmek ve sürdürülebilirlik taahhütleri konusunda daha fazla şeffaflık sağlamak için yapay zekadan faydalanıyor.
IBM’in yürüttüğü bir ankete göre CEO'lar, kuruluşlarında üretken yapay zekanın faydalarına kesinlikle inanıyor. Ancak söz konusu çalışan ekipler olduğunda ortada bir kopukluk olduğu görülüyor. Ankete katılan CEO'ların %69'u yapay zekanın geniş çaplı faydasını görürken, yönetici ekiplerinin sadece %29'u yapay zekayı benimsemek için kurum içi uzmanlığa sahip olduklarını söylüyor. Kısacası yapay zekayı mevcut iş akışlarımıza dahil etmek için kat edilecek çok yol var.
Yapay Zeka ve Sürdürülebilir Turizm
Yapay zeka; verimli kaynak yönetimi, bilinçli karar alma ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle uyumlu gelişmiş ziyaretçi deneyimleri sağlayarak turizm sektöründe devrim yaratacak güçlü bir araç olarak da ortaya çıkıyor. Yapay zeka, ulaşımdan konaklamaya kadar turizm sektörünün çeşitli alanlarında kaynak kullanımını optimize edebilir. Yapay zeka destekli talep tahmini, otellerin ve havayollarının kapasitelerini ve envanterlerini gerçek talebe uyacak şekilde ayarlamalarına yardımcı oluyor ve böylece fazla rezervasyon ve israfı azaltıyor. Benzer şekilde yapay zeka destekli rota optimizasyonu, ulaşım planlamasını kolaylaştırarak yakıt tüketimini ve emisyonları en aza indirebilir. Ayrıca; aydınlatma, ısıtma ve soğutma sistemlerini doluluk ve hava koşullarına göre ayarlayarak turizm tesislerinde enerji tüketimini optimize etme konusunda da etkili. Bu önlemler toplu olarak enerji tüketiminde ve sera gazı emisyonlarında önemli azalmalara katkıda bulunabilir.
Yapay zekanın rezervasyon kalıpları, ziyaretçi geri bildirimleri ve çevresel izleme sistemleri de dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan gelen büyük miktarlardaki verileri analiz etme yeteneği, turizm sektöründeki paydaşlara değerli bilgiler sağlar. Yapay zeka destekli analizler, aşırı kaynak tüketimi veya atık üretimi konususunda sunduğu verilerle turizm işletmelerinin kaynak verimliliğini artırmak ve çevresel etkilerini en aza indirmek için proaktif olarak düzeltici önlemler almalarını sağlayabilir.
Yapay zeka, turistlerin seyahatleri sırasında sürdürülebilir seçimler yapmaları konusunda da önemli bir rol oynayabilir. Yapay zeka destekli sohbet robotları ve sanal asistanlar, yerel sürdürülebilirlik girişimleri, çevre dostu konaklama ve sürdürülebilir ulaşım seçenekleri hakkında gerçek zamanlı bilgi sağlayabilir. Ayrıca turistleri sürdürülebilir faaliyetlere ve turistik mekanlara öncelik vermeye teşvik etmek için bireysel tercihlere ve çevresel hususlara göre gezi önerilerini kişiselleştirebilir.
Çevresel etkiyi en aza indiren ve ziyaretçi deneyimlerini geliştiren sürdürülebilir uygulamaları mümkün kılan yapay zeka, turizm sektöründe şimdiden önemli bir yere sahip. Yapay zeka, kaynak kullanımını optimize ederek, veriye dayalı içgörüler sağlayarak ve turistler arasında sürdürülebilir seçimleri teşvik ederek, turizm sektörünü sürdürülebilirlikte bir lidere dönüştürebilir.
Sürdürülebilir Gelecek İçin Yapay Zekanın Önemi
Yapay zeka, sürdürülebilirlik alanında devrim yaratan bir güç haline geldi. Enerji verimliliğinden atık yönetimine, akıllı tarımdan sürdürülebilir şehir planlamasına kadar birçok alanda önemli iyileştirmeler sağlayarak gezegenimizin karşı karşıya olduğu çevresel zorlukların üstesinden gelmekte kritik bir rol oynuyor. Yapay zeka teknolojileri, büyük veriyi analiz ederek daha yeşil ve daha sürdürülebilir çözümler geliştirmemize olanak tanıyor. Bunlar, hem doğal kaynakları korumamızı hem de gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakmamızı sağlayacak önemli adımlar. Dolayısıyla, yapay zeka sadece teknolojik bir başarı değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmada vazgeçilmez bir ortak!